Dünya Sağlık Örgütü'ne göre infertilite, kadın veya erkek üreme sisteminde bir sağlık sorunu olup, 12 ay veya daha uzun süre düzenli ve korunmasız cinsel ilişkiye rağmen gebelik elde edilememesi durumudur. İnfertilite; erkek kaynaklı, kadın kaynaklı veya açıklanamayan sebeplerle oluşabilir. Bazı infertilite nedenleri önlenebilir niteliktedir. Tedavide genellikle tüp bebek (IVF) ve diğer yardımcı üreme teknikleri tercih edilir.

Tüp Bebek (IVF), kadının yumurtalıklarından alınan yumurtaların (oositlerin), özel bir laboratuvar ortamında sperm ile döllenmesini sağlayan yardımcı bir üreme yöntemidir. Döllenen embriyolar birkaç gün boyunca laboratuvarda gözlemlenir ve ardından bir veya daha fazla sağlıklı embriyo, gebelik elde etmek amacıyla rahme transfer edilir.

Tüp bebek tedavisine başlama zamanı önemlidir, çünkü özellikle 35 yaş ve üzeri kadınlarda yumurtalık rezervi ve yumurta kalitesi yaş ilerledikçe azalır. 35 yaş altı kadınlar için düzenli ve korunmasız ilişkiye rağmen 1 yıl, 35 yaş ve üstü kadınlar içinse 6 ay içinde gebelik oluşmaması durumunda, üreme endokrinolojisi veya infertilite uzmanına başvurulmalıdır.

Yumurta toplama işleminden sonraki laboratuvar süreçleri, hastaların en çok merak ettiği ancak genellikle en az anlaşılan bölümlerdir. Bu aşamada döllenme ve embriyo gelişimi gibi her adım, ileri teknoloji ve özen gerektirir. Karmaşık tıbbi terimler ve sayısal veriler ise sıklıkla kafa karışıklığına neden olabilir.

Araştırmalara göre hastaların %48’i, klinisyenlerin kullandığı dili belirsiz veya aşırı teknik bulmakta, bu da yanlış anlamalara yol açabilmektedir [1]. Bu durum, hastaların tedavi süreçlerini tam olarak kavramasını zorlaştıran bilgi eksikliği ve dil bariyerlerinin etkisini göstermektedir. Konsültasyon sırasında soru sormaktan çekinmek, bu durumu daha da kötüleştirebilir.

Son zamanlarda IVF uygulamalarında kullanılan PGTA testlerinin doğruluğu ve sonuçlarının yorumlanması ile ilgili hukuki tartışmalar öne çıkmaktadır [2]. Bu gelişmeler, testlerin tam olarak neyi ölçtüğünün ve beklentilerin net bir şekilde ifade edilmesinin önemini göstermektedir.

KiWU Danışmanlık olarak, her çiftin IVF sürecinde bilinçli kararlar verme hakkına sahip olduğuna inanıyoruz. Sorularınızı önceden derleyip, en güncel bilimsel literatürü titizlikle inceleyerek, laboratuvar süreçlerinden gerçekçi başarı oranlarına kadar IVF sürecini tüm detaylarıyla anlaşılır hale getiriyoruz. Bu kişiselleştirilmiş ve kanıta dayalı yaklaşım sayesinde beklentilerinizi doğru yönetebilir ve ebeveynlik yolunda güvenle ilerleyebilirsiniz.

Kaynaklar:

[1] https://doi.org/10.1111/1467-9566.13581

[2] https://time.com/7264271/ivf-pgta-test-lawsuit/